Üreticilerimizin güvenilir çözüm ortağıyız

SPS Senur Plastik Sistemleri Satış Müdürü Murat Tınar, Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Berivan Kaya’nın sorularını yanıtladı.

Plastik enjeksiyon pazarında 1989’dan bu yana varlık gösteriyorsunuz. Plastik işleme alanındaki faaliyetinize doksanların ortasından itibaren makine-teknoloji pazarlaması da dahil oldu. En başa gidersek SPS Senur Plastik’in kuruluş ve başarı hikâyesinde neler var?

Jonwai markasının distribütörlüğü ile başlayan yolculuğumuzda müşterilerimizin ihtiyaçlarına ve taleplerine her zaman değer verdik. Kurumsallaşma yolunda ilerlerken amatör ruhumuzu da hiçbir zaman kaybetmeden müşterilerimizin ihtiyaçlarını her daim odak noktamızda tuttuk. Bugün gelmiş olduğumuz noktada Japonya, Tayvan ve Çin’den olmak üzere dört farklı enjeksiyon makinesi markasının ve yine Tayvan ve Çin’den olmak üzere iki farklı ürün alma robotu markasının distribütörlüğünü yapmaktayız.

İlk Uzak Doğu menşeili plastik enjeksiyon makinesinin ülkemize 90’lı yılların ortalarında SPS tarafından getirilmiş olduğunu biliyoruz. Bu alanda, hem kullanımına hem satışına başladığınız Tayvanlı Jonwai markasını hala istikrarlı bir şekilde temsil ediyor olmanız dikkat çekiyor. O günden bu güne hem teknolojik gelişimine hem deneyim sonuçlarına tanıklık ettiğiniz bu markanın başarıları ve öne çıkan özellikleri hakkında ne söylemek istersiniz. 

Jonwai markası ile istikrarlı bir işbirliğimiz mevcut ve evet dediğiniz gibi sektörümüzde aynı marka ile 25 senedir süregelen bir iş ortaklığının başka bir örneği olduğunu da sanmıyorum. Pek çok alanda olduğu gibi plastik sektöründe de teknolojik gelişmeler oldukça hız kazandı ve elbette Jonwai bu gelişmeleri yakından takip etmektedir. Jonwai, aynı zamanda müşterilerinin üretim becerilerini ve verimliliklerini arttıracak yenilikleri, yeni teknolojileri hayata geçirerek müşterilerinin kullanımına sunmaktadır.

Temsilciliğini yaptığınız tam elektrikli enjeksiyon makinesi ve dik enjeksiyon makinesi de söz konusu. Hız, esneklik, verimlilik, enerji tasarrufu, maliyet, fire, hassasiyet, işleme kolaylığı, işleme çeşitliliği ve otomasyon vb. konular; makine üretiminde sürdürülebilir bir büyüme ve rekabet açısından önemli ölçütler. Temsilciliğini yaptığınız farklı makineleri bu ölçütler açısından karşılaştırır mısınız? 

Özellikle içinde bulunduğumuz süreçte üreticilerimizin rekabet şartları her geçen gün daha da zor olmaya başladı, bu nedenle üretim maliyetlerinin düşürülmesi ile beraber verimliliğin arttırılması enjeksiyon makinesi üreticilerinin de başlıca odak noktası olmuş durumda. Ürün kalitesinin arttırılması ile beraber üretim maliyetlerinin düşürülerek rekabet gücünün arttırılması ihtiyaçlarına paralel olarak tam elektrikli enjeksiyon makinesi kullanım oranı son yıllar içerisinde düzenli olarak artış göstermektedir ve bu trendin artarak devam edeceğini düşünüyorum. Özellikle insert’lü parça üretimlerinde de benzer öncelikler ile dik enjeksiyon makinesi kullanım oranı artış göstermektedir.

Plastik enjeksiyon makinelerinin yanı sıra ürün, yolluk alma robotlarınız ve otomasyon sistemlerinizin özelliklerinden de bahseder misiniz? 

Firmamız 15 senedir Tayvan menşeili Apex ürün alma robotlarının satış ve satış sonrası hizmetlerini sunmaktadır. Yaklaşık 1 sene kadar önce ise Çin’den yüksek performans-fiyat oranı değerlerine sahip olan Samfacc ürün alma robotlarının distribütörlüğünü yapmaya başladık. Farklı yatırım bütçeleri ve farklı uygulama gereksinimlerine uygun alternatif çözümler sunmaktayız. Uzun yıllar içerisinde farklı uygulamalardan edindiğimiz tecrübemiz ile müşterilerimize kaliteli ve verimli hizmet sunuyoruz.

Plast Eurasia fuarında tanıtacağınız yeni ya da öncelik vereceğiniz bir ürün konsepti olacak mı? Bu ürünün teknik ve genel özellikleri hakkında bilgi alabilir miyiz?

Firmamızın yeni vizyonu ile örtüşür nitelikte farklı yatırım bütçelerine uygun olmakla beraber kendi sınıfında en iyi fiyat-kalite performansına sahip makine ve ürün alma robotlarımızı kullanıcıların beğenisine sunacağız.

Servis, teknoloji eğitimi ve yedek parça sağlamadaki kurumsallık ve sorun çözücülük makine temininden daha önde geliyor.  Bu alanda müşterilerinize nasıl destek sağlıyorsunuz? Satış öncesi ve sonrası hizmetlerinizden söz eder misiniz?

Evet, çok haklısınız. Firmamızda geçmişten bugüne servis ve yedek parça temini hizmetlerimizin kalitesi önceliğimiz olmuştur. Biz her zaman şuna inanırız ki, dünyanın en iyi makinelerine de sahip olsanız yetersiz satış sonrası hizmet aldığınız durumda makinenizin kalitesi hiçbir şey ifade etmeyecektir. Bizler de üretim kökenli bir firma olarak, satış sonrası hizmetlerin üreticiler için ne ölçüde önemli olduğunun bilincinde çalışmalarımızı sürdürmekte ve daima hizmet kalitemizi daha da üst seviyelere taşımak için çalışmaktayız.

Satış öncesi hizmetlerimizdeki anlayışımız da satış sonrası hizmet anlayışımıza paralel olarak, üreticilerimizin ihtiyaç duyduğu teknik desteği sağlayarak, üretim ihtiyaçlarına en uygun makine ve ekipmanların seçiminde kendilerine destek olmaktır.

Yaklaşık 32 yıllık bir plastik işleme ve teknoloji sağlama deneyiminin ardından SPS Senur Plastik sektöründe kendini nerede konumlandırıyor? 

SPS Senur Plastik olarak, kendimizi bir satış firmasından ziyade üreticilerimizin çözüm ortağı olarak konumlandırıyoruz ve bu vizyon çerçevesinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

İki binlerin başında Uzakdoğu makinelerini Avrupa’lı ve Japon muadilleriyle karşılaştırdığımızda teknoloji açısından daha alt segmentte görülürdü.  Bugün ise meta üretiminin yanı sıra teknoloji, bilişim, yapay zekâ üretiminde de Uzakdoğu oldukça başarılı. Dolayısıyla bu fark artık önemsiz görünüyor. Bu konuda siz ne söylemek istersiniz? 

Bu farkın tamamen ortadan kalktığını söylemenin doğru olacağını düşünmüyorum. Ancak, Uzakdoğu firmaları ile Avrupa ve Japon menşeili makinelerin kalite farkının önemli ölçüde azaldığını düşünüyorum. Elbette, tüm Çin menşeili makineleri de aynı standartlarda değerlendirmek doğru olmayacaktır, Çin menşeili makinelerin de kendi içerisinde farklı segmentleri bulunuyor. Bu konu ile ilgili önemli olan husus, kullanıcılarımızın üretim ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak doğru makineyi ve kaliteli bir satış sonrası hizmet alabilecekleri doğru tedarikçi firmayı seçmeleri olacaktır.

Türkiye’de plastik sektöründe son yirmi yıllık büyümeyi ve teknoloji kullanımını nasıl görüyorsunuz? Buna bağlı yakın gelecekte plastik makineleri pazarı ve ithalatı nasıl bir seyir izleyecek? Sizin gelişecek bu konjonktüre bağlı olarak plan ve projeleriniz olacak mı? 

Plastik sektörümüzün teknolojik gelişmeleri biraz geriden takip ettiğini düşünmekle beraber yolumuza büyüyerek devam ediyoruz. Mevcut gelişmeler ışığında bu büyümenin devam edeceği de aşikar. SPS olarak, dünyadaki trendleri ve teknolojik gelişmeleri yakından takip ediyoruz ve üreticilerimizin ihtiyaç duyduğu/duyacağı ekipmanları kullanımlarına sunmaya devam edeceğiz. 

Genel olarak baktığımızda pandemi dönemi, plastik sektörünü sizce nasıl etkiledi? Son bir yıl içerisinde pandemi dolayısıyla; dünyadaki petrol rafinelerindeki üretim düşüşü plastik hammadde arzının düşmesine ve fiyatların aşırı yükselmesine neden oldu. Bu durum firmanızı nasıl etkiledi? Bu konuda hükümetten beklentileriniz neler?

Pandemi dönemini üçe ayırarak bu soruyu yanıtlamak daha doğru olacaktır. 

Pandeminin etkilerini ciddi anlamda hissetmeye başladığımız 2020 yılı Mart ayında, pandeminin sektörler arasında önemli ölçüde farklı etkilerini gördük, bazı sektörlerde ciddi üretim artışı görürken, bazı sektörlerde de önemli ölçülerde düşüş yaşandı. 

2020 yılının son döneminde hammadde fiyatlarının ve navlun fiyatlarının yükselişine rağmen hemen hemen tüm sektörlerde üretim kapasiteleri yükseldi ve buna bağlı olarak makine yatırımları hız kazandı. 

İçinde bulunduğumuz son dönemde gerçekleşmiş olan yüksek adetlerdeki makine yatırımları ile beraber taleplerin normal seviyelere dönmesi nedeniyle makine yatırımları azalmaya başladı. 

Hammadde fiyatlarındaki dalgalanmalar, üreticilerimizin maliyet hesabı yapmalarını zorlaştırmaktadır. Hammadde fiyat artışı ile beraber Amerikan Doları/Türk Lirası paritesindeki önemli yükselişler özellikle iç piyasaya üretim yapan firmalarımızı çıkmaza sokmaktadır. Hammadde fiyatlarındaki artışın yanı sıra pandemi sürecinde, enjeksiyon makinesi ithalatında uygulamaya alınan ilave gümrük vergisi ve sonrasında da yeni başvurularda plastik enjeksiyon makinesinin yatırım teşvik kapsamından çıkartılması üreticilerimizin sırtındaki yükü günden güne arttırmakta ve tüm bu gelişmeler netice olarak nihai tüketicilere hatırı sayılır fiyat artışları olarak yansımaktadır.

Rekabet gücü açısından marka kimliği geliştirme vizyonunuzdan bahseder misiniz?  Özellikle sektörel yayınları ve fuarları bu kimliğin güçlenmesine katkıları yönünden nasıl görüyorsunuz? 

SPS Senur Plastik olarak, üreticilerimizin güvenilir çözüm ortağı olma vizyonumuza paralel olarak tüm çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Sektörel yayınların ve fuarların tedarikçiler ile müşteriler arasındaki iletişimi güçlendirdiğini düşünüyorum.

SPS Senur Plastik Sistemleri Satış Müdürü Murat Tınar