Friday, Apr 19th

Last updateMon, 15 Apr 2024 8am

You are here: Home Interview

Bu yeni yatırımla her sektöre ve coğrafyaya hizmet verebilecek konumdayız

Unnox Aksoy Kimyasal Ticaret A.Ş. Türkiye Genel Müdürü Ekin KurtUnnox Group ile Aksoy Plastik firmalarının ortak girişimi olan Unnox Aksoy Kimyasal Ticaret A.Ş. Türkiye Genel Müdürü Ekin Kurt ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

"Türkiye başta olmak üzere Doğu Avrupa, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Orta Doğu pazarlarına geniş ürün gamımız ile en iyi hizmeti vermek, rekabetçi ve yüksek kaliteli ürünler sunmak, yenilikçi ve katma değerli çözümler geliştirmek için iç ve dış pazarlarda gerek kendi deneyimli ekibimizle gerekse distribütör ağımızla hizmet vermeye başladık. Müşterilerimiz için en özel renkleri yaratmakta, en zor teknik gereksinimleri dahi karşılayabilen çok çeşitli masterbatchler üretebilmekteyiz"

Ekin bey öncelikle kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Kimya Mühendisiyim, Kimya Yüksek Lisansı ve MBA yaptım. Plastik sektöründe uluslararası firmalarda son 12 yılı Üst Düzey Yöneticilik olmak üzere 6 yıl Türkiye A.Schulman’da, 18 yıl Belçika ve Türkiye Clariant’ta satış ve teknik görevler üstlendim. Kasım 2021 itibari ile Barcelona merkezli Unnox Group ile İstanbul merkezli Aksoy Plastik firmalarının ortak girişimi olan Unnox Aksoy şirketinin Türkiye Genel Müdürü olarak göreve başladım.

Unnox Aksoy A.Ş.’nin kuruluşu, yapılanması ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz?

Masterbatch tasarımı, üretimi, pazarlaması ve dağıtımında bir Avrupa standardı olan Unnox Group (Merkezi Barselona’da olup Sherpa Capital’in bir yan kuruluşudur) ile teknoloji odaklı özel renkli masterbatchler ve yüksek kaliteli ürünler üreticisi Aksoy Plastik (İstanbul merkezli), Türkiye’ye yatırım yapma kararı aldı ve Unnox Aksoy Kimyasal Ticaret A.Ş. şirketini kurdu. 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren faaliyetlerine başlayan ortak girişim şirketi, Aksoy Plastik ve Unnox Group’un tüm ürün portföyünün tanıtımını ve satışını yapmaktadır. Bu yatırım ile partner firmalar yüksek kaliteli ürün gamını tamamlamış, her sektöre ve her coğrafyaya hizmet verebilecek seviyeye ulaşmıştır. Geniş ürün gamı, yüksek kalitesi, rekabetçi fiyatları ve deneyimli ekibi ile Unnox Aksoy için güçlü bir büyüme potansiyeli öngörmekteyiz.

Ürün yelpazeniz hakkında bilgi alabilir miyiz?

Avrupa’da 2’nci, dünyada ise 6’ncı sırada olan Türk Plastik sektörünün temel girdilerinden masterbatch (taşıyıcı polimere karıştırılmak üzere hazırlanmış konsantre boya ve katkılar) katma değerli bir üründür. Ürünlerimizi 5 ana grupta toplayabiliriz. Renkli masterbatchler, Katkılar, Combibatchler, Siyah ve Beyaz masterbatchler.

Unnox Aksoy’un portföyündeki ürünlerin öne çıkan özelliklerini, üstünlüklerini ve farklılıklarını değerlendirmenizi istesek neler söylersiniz? Üretimleriniz en çok hangi sektörlere katkı sağlıyor?

Renkli Masterbatchler: Müşterilerimiz için en özel renkleri yaratmakta, sunduğumuz ürünlerin her birinde daima maksimum kaliteyi sunmaktayız. Masterbatch renk skalamız çok geniş olup, mat, yarı saydam, şeffaf, iki renkli, sedefli, metalik, simli, floresan, fosforlu, buzlu, ahşap desenli, termokromik, granit desenli, pırıltılı efektler de verilebilmektedir.

Beyaz Masterbatchler: En zor teknik gereksinimleri dahi karşılayabilen çok çeşitli beyaz masterbatchler üretebilmekteyiz. İnce filmlerde çalışabilen, gıdaya uygun, yüksek opasiteye ve optimum dağılım seviyesine sahip, dispersiyon ajanları içermeyen, yüksek miktarda Titanyum Dioksit içeren, dış mekan ürünlerine uygun beyaz masterbatchler üretmekteyiz.

Siyah Masterbatchler: Standart siyahtan özel siyahlara kadar farklı uygulamaları kapsayan ürünlerimizdir.

Combibatchler: Renk ve katkı maddelerinin bir arada kullanıldığı özel formüllü ürünler olan combibatchleri müşteri talebine göre hazırlayabilmekteyiz. Renk ve katkıları birleştiren özel formülasyonlar, maliyetli olabilen çoklu dozajlama sistemleri ihtiyacını ortadan kaldırdıkları için maliyet tasarrufu sağlar. Bu ürünler tüm bileşenlerin tek bir ürüne doğru şekilde eklenmesini sağlarken üretim sürecini de kolaylaştırır.

Katkı Masterbatchleri: Müşterilerimizin ürünlerinin kalitesini arttırmalarına yardımcı olmak için geliştirdiğimiz çok çeşitli katkı masterbatchlerimiz de mevcuttur. En iyi çözümü sunmak için müşteriye özel çalışmalar yaparak her uygulamaya özel formülasyonlar geliştiriyoruz.

Başlıca katkı masterbatchlerimiz;

Polimer Process İyileştirici: Parlaklığı arttıran, yüzey bozukluğunu engelleyen, maliyet avantajı sağlayan katkı masterbatchleridir.

Kaydırıcı Ajan: Film yüzeylerinde migrasyon oluşturmadan yapışmasını azaltan ve filmlerin rahat açılmasını sağlayan katkı masterbatchleridir.

Bloklanma Önleyici: Filmler arasında boşluklar oluşturarak birbirlerine yapışmalarını engelleyen katkı masterbatchleridir.

Buğu Önleyici: Film yüzeyindeki su buharını önleyen katkı masterbatchleridir.

Çizilme Önleyici: Plastik ürünlerin kalıptan çıkarılmasını kolaylaştıran, yüzeyinin çizilmesini önleyen katkı masterbatchleridir.

Oksitlenme Önleyici: Isısal bozunmayı, sararmayı ve jelleşmeyi engelleyen katkı masterbatchleridir.

Optik Beyazlatıcı: Ürünün olduğundan daha beyaz görünmesini sağlayan katkı masterbatchleridir.

Statik Elektriklenme Önleyici: Plastik ürünlerin yüzeyinde statik elektrik birikmesini ve ürünün tozlanmasını engelleyen katkı masterbatchleridir.

UV Işık Stabilizatörü: Plastik filmlerdeki polimeri UV’ye karşı koruyan katkı masterbatchleridir.

Kızıl Ötesi: Tarımda kullanılan uzun dalga emisyonlarının soğutma etkisini azaltırken kızıl ötesi dalgaların ısıtmasını artıran katkı masterbatchleridir.

Antimikrobiyeller: Mantar, küf ve bakterilerin oluşumunu önleyen katkı masterbatchleridir.

Çekirdekleştirici Ajan: Özellikle polipropilenin optik özelliklerini iyileştiren, berraklaştıran katkı masterbatchleridir.

Lazer Markalama: Plastik yüzeylerde yüksek kontraslı markalamayı sağlayan katkı masterbatchleridir.

Matlaştırıcı Ajan: Film, şişirme, enjeksiyon ve levha uygulamalarında parlaklığı azaltan ve mat yüzey sağlayan katkı masterbatchleridir.

Kokulu Masterbatch: İstenilen aromatik koku ile (lavanta, çilek, limon, vanilya) kötü kokuyu maskeleyen katkı masterbatchleridir.

Purge: Okside olmuş maddeyi makinenin içinden uzaklaştıran, makine duruşlarında degradasyonu engelleyen, renk geçişlerinde ya da polimer değiştirilmesi esnasında prosesi temizleyen katkı masterbatchleridir.

Ürünlerimizin başlıca uygulama alanları;

  • Esnek Ambalaj (Laminasyon, Shrink, Ağır Hizmet Torbaları, Bariyer, Hijyen için Şişirme Filmler)
  • Sert Ambalaj (Şişeler, Kapaklar, Kovalar, Isıyla Şekillendirilen Levhalar)
  • Mühendislik Plastikleri (Otomotiv, Beyaz Eşya, Elektrikli Ev Aletleri)
  • Yapı ve İnşaat (İzolasyon, Boru, Kablo)
  • Tüketici Ürünleri (Oyuncaklar, Kişisel Bakım, Kozmetik, Stadyum Koltukları, Ev Eşyaları, Bahçe Mobilyası)
  • Elyaf (Halı, Non Woven)
  • Tarımsal Örtüler (Sera, Silaj ve Malç Filmleri, Sulama Boruları, Su Depoları)
  • Ekstrüzyon Şekillendirme (Kablo, Levha, Boru, Pencere Profilleri)
  • Kompaund ve Geri Dönüşüm

Unnox Group sürdürülebilirlik konularındaki yoğun çalışmalarıyla dikkat çekmektedir (2020 verilerine göre su tüketiminde %42.1, elektrik tüketiminde %7.8, gaz tüketiminde %11.2 düşüş).

Ar-Ge çalışmalarınız ve üretimlerinizin teknolojik altyapısından söz eder misiniz?

İspanya ve Türkiye başta olmak üzere Avrupa’nın çeşitli yerlerindeki 40’dan fazla ARGE çalışanı, üniversiteler ve teknoloji merkezleri ile projeler geliştirmektedir. Unnox Group olarak 100.000’den fazla ürün mevcut olup yılda 3.000’in üstünde inovatif çalışma yapılmaktadır. Müşterilerimize en rekabetçi çözümleri sunmak için son teknoloji makinelere yaptığımız yatırımlarla sürdürülebilir büyüme stratejisi izliyoruz. Tüm fabrika laboratuvarlarında TGS, DSC, FTIR ve XRAY temel ekipmanlarımızdır.

Üretim tesisleriniz ve sahip olduğunuz kalite belgeleri ile ilgili bilgi verebilir misiniz?

Unnox Group ISO 9001, ISO 22000, ISO 14001 kalite yönetim belgelerine sahip olup İspanya’da 3 üretim tesisine ve Fransa’da büyük bir dağıtım merkezine sahiptir. Aksoy Plastik ISO 9001, ISO 14001 ve ISO 45001 kalite yönetim belgelerine sahip olup Türkiye’de üretim tesisi vardır. Bu iki firmanın ortak girişimi olan Unnox Aksoy olarak İstanbul Ataşehir’deki ticari ofisimizde hizmet vermekteyiz.

İhracat yaptığınız ülkeler ve pazar payınızı artırma adına yürüttüğünüz çalışmalar nelerdir?

Türkiye başta olmak üzere Doğu Avrupa, Bağımsız Devletler Topluluğu ve Orta Doğu pazarlarına en iyi hizmeti vermek, rekabetçi ve kaliteli ürünler sunmak, yenilikçi ve katma değerli çözümler geliştirmek için iç ve dış pazarlarda gerek kendi ekibimizle gerekse distribütör ağımızla hizmet vermeye başladık. Başlangıç noktası olarak günümüzde Unnox Group üretim kapasitesinin %60’ını İspanya dışına ve Batı Avrupa ülkelerine ihraç etmektedir. Aynı zamanda bugün Aksoy Plastik üretim kapasitesinin %60’ını Türkiye dışına ihraç etmektedir.

Piyasada olmayan veya uygulamaya özel ürün taleplerine yönelik müşterilerinize nasıl destek sağlıyorsunuz? Satış öncesi ve sonrası hizmetlerinizden söz eder misiniz?

Müşterilerimizin proseslerine ve taleplerine uygun renk çalışmaları yapılmakta, proses ve ürünleri iyileştiren katkı çözümleri sunmakta, talep eden müşterilerimiz için malzeme güvenlik bilgi formları ve teknik bilgi formları hazırlamaktayız. Ayrıca müşterimizin satış sonrası ürünle ilgili herhangi bir sorun yaşaması durumunda hem yerinde hem de laboratuvarlarımızda uzman ekiplerimizle en kısa sürede çözüm üretmekteyiz.

Sektördeki rekabette firmanızı ön plana çıkaran farklılıklar nelerdir? Türkiye ve dünya piyasasındaki konumunuzu nasıl buluyorsunuz?

Avrupa’da 60 yılı aşkın tarihçesi, teknolojisi ve inovatif çalışmaları ile öne çıkan Unnox Group, 40 yıllık deneyimi, üretiminin %60’tan fazlasını ihraç etmesi ile ülke ekonomisine yaptığı katkıdan dolayı Aksoy Plastik ön plana çıkmaktadır.

Firmanızın 2022’den beklentileri ve hedefleri hakkında neler söyleyebilirsiniz? Ürün, hizmet ve diğer faaliyet konularınızda yatırım ve yenilikler olacak mı?

2022 yılına beklediğimiz gibi yüksek satış hacmi ile başladık ve takip eden aylarda da bu trendin devam etmesi için gerekli tüm hazırlıklarımızı yaptık. Sürekli yeni ürünler geliştirmekteyiz. Ayrıca satıştaki büyümemize paralel olarak stratejik yatırımlar yapacağımızı da düşünüyorum.

Firmanızın hizmet anlayışı ve Türkiye piyasasına bakışı konusunda neler söylenebilir? Türkiye’de bu sektörün yurtiçi performansını ve gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu yeni yatırımla her sektöre ve her coğrafyaya hizmet verebilecek konumdayız. Türkiye bölgesinde ticari geçiş konumunda olması, iç pazarın büyüklüğü, ihracat imkanları, kaliteli iş gücü ve Avrupa pazarına yakınlığı ülkemizi güçlü kılmaktadır. Buna paralel olarak Türk plastik sektörü de hızla büyümekte, daha fazla katma değerli ürün üretmektedir.

Son olarak neler söylemek istersiniz?

Covid 19 ve diğer faktörler, ücretler, enflasyon, para biriminin zayıflaması, polimer tedarik zorluğu ve teslim süresi, lojistik sorunlar, nakit tahsilat gibi bazı zorluklara neden olmaktadır. Ancak diğer yandan pandemi ticaret döneminde tüketicilerin güvenli, kolay, geri dönüşümlü malzemeler olmasından dolayı plastik ambalajlara ilgisi daha da artmıştır. Türkiye her zaman yabancı yatırımcıların ilgisini çekmiştir, çekmeye de devam edecektir. Sektörümüzün özellikle ham madde arz talep dengesi gerekliliği olarak petrokimya alanında yatırımlar olmasını beklemekteyim. Bu da sektörün daha da gelişmesine olanak sağlayacaktır.

Ayrıca plastik sektörüne katkılarınızdan dolayı Plastik & Ambalaj Teknolojisi dergisine teşekkür ederim.

2022 yılında üretim ve ihracat rakamlarımızı yüzde 25 büyütmeyi hedefliyoruz

Şenmak Makina Satış Müdürü Bülent Ceyhan, şirket olarak yakaladıkları başarıları ve gelecek dönem hedeflerini anlattı.

"Geçtiğimiz yıl %50’nin üzerinde büyüme kaydeden firmamız, yıllık ortalama 4 bin takım vida kovan üretiyor. Bu sayı 4 bin adet üretim makinesi anlamına geliyor ve üretimimizin %65’i, dünyanın önde gelen makine üreticilerine ihraç ediliyor."

Şirketinizin kuruluş aşamaları, yapılanması ve gelişim süreci hakkında bilgi alabilir miyiz? 

1987 yılında kurulan şirketimiz, bugün Türkiye’nin lider plastik işleme ekipmanları, vida kovan üreticisidir. Şenmak olarak kuruluşumuzdan itibaren kurumsallaşmaya ve gelişime büyük önem verdik, bu kapsamda danışmanlıklar ve kurumsal destek alarak iş ve görev tanımlarını özenle tespit ettik. İşletme içi kuralları, yönergeleri belirledik. Birimlerin iş akışlarını ve hedeflerini tespit ettik. Markalaşma için kurumsal kimliğimizi ve kurumsal temel ilkelerimizi oluşturduk. Firmamız Şenmak, 44 beyaz yaka ve 50 mavi yaka toplamda 94 kişinin çalıştığı, 12 departmandan oluşan kurumsal bir işletme yapısına sahiptir. Toplam 6.250 m2 alana sahip işletmemizde 35 civarında CNC ve Universal talaş kaldırma makinaları ile üretim yapmaktayız.

Sektörümüzde ülkemizin ilk Ar-Ge merkezini kurarak yeni hammadde ve daha verimli plastikleştirme ekipmanları geliştirme faaliyetlerini yürütüyoruz. Plastikleştirme ekipmanları üretimi esas faaliyet alanımız olmakla beraber bu alanda makine tasarımları konusunda da çalışmalarımız bulunuyor.

2018 yılında faaliyete geçen ve plastik işleme makineleri sektörünün ilk ve tek Ar-Ge Merkezi olma niteliğini hala sürdüren merkezimiz, 2020 yılında 2 milyon 463 bin lira harcama ile Türkiye’nin En Çok Ar-Ge Harcaması Yapan Şirketleri araştırmasında, AR-GE 251+ listesinde 445. sırada yer almıştır. 2021 yılında ise Ar-Ge harcama tutarımız 2 milyon 850 bin lira olarak gerçekleşmiştir.

Mitsubishi Electric olarak, fabrikaları yeni endüstri çağına hazırlıyoruz

Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Birim Müdürü Tolga Bizel: 

"Geleceğin üretim dünyasında robotların, insanların yerini alan değil insanlarla iş birliği yapan mekanik bir eşlikçi olarak yer alacağını düşünüyor, imza attığımız robot teknolojileriyle akıllı fabrika yatırımı yapmak isteyen sanayicilerin yanında yer almayı hedefliyoruz"

Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Birim Müdürü Tolga Bizel, dosya konumuz kapsamında gerçekleştirdiğimiz röportajda şirketlerinin robot teknolojilerini ve öne çıkan özelliklerini anlattı.

Şirketinizden ve Fabrika Otomasyon Sistemleri biriminizin sunduğu hizmetlerden kısaca bahseder misiniz?

1921 yılında Japonya’da ticari faaliyetlerine başlayan Mitsubishi Electric, 100 yıldır evden uzaya kadar üstün teknolojileriyle bir dünya devi konumunda yer alıyor. Geldiği ilk günden itibaren Türkiye’nin potansiyeli ve gücüne inanan şirketimiz; teknoloji, bilgi birikimini ve en önemlisi de köklü inovasyon mirasını ülkemize taşıyarak yolculuğunu sürdürüyor. Otomasyon sistemleri, klima sistemleri, mekatronik CNC sistemler ile asansör ve yürüyen merdiven sistemleri alanında hizmet veriyoruz. Otomotiv ekipmanları, yarı iletken cihazlar, ulaştırma ve enerji sistemleri gibi pek çok farklı kulvarda teknolojilerimizle fark yaratıyor; Marmaray gibi dev projelerde yer alıyoruz. 

Yenilikçi, teknolojik ve üretim kararlığına sahip plastik enjeksiyon makineleri

Woojin Plaimm, Güney Kore’deki yaygın ve pazara hakim satış ofislerinin yanı sıra uluslararası 25 satış ofisinde irtibatta olduğu tüm müşterilerine merkez fabrikasında ürettiği plastik enjeksiyon makinelerini tek noktadan tedarik ediyor. Markanın Türkiye Ofis Müdürü Ender Ergenç makinelerinde kullanılan donanım, yazılım ve teknik özellikler bir araya geldiğinde Avrupa menşeili ürünler ile rekabet halinde olduklarını belirtiyor.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? 

Woojin Plaimm firmasında Türkiye Ofis Müdürü olarak görev yapmaktayım. Metalurji ve Malzeme Mühendisliği ve İşletme eğitimlerim var. Farklı sektörlerde ve pozisyonlarda 20 yıllık satış deneyimimin yaklaşık 10 senesi plastik sektöründe gerçekleşti. 2014 sonundan beri Woojin Plaimm Türkiye Ofisi’nde görev yapmaktayım. 

Woojin Plaimm ve Türkiye Ofisi hakkında bilgi alabilir miyiz?

Woojin Plaimm firması 1985 yılında kurulmuş plastik enjeksiyon makinesi üreten bir firmadır. 485.000 m2’si kapalı, yaklaşık 700.000 m2’lik fabrikasında A’dan Z’ye entegre tesis üretim felsefesiyle müşterilerine her zaman daha kaliteliyi üretmeye adanmış bir organizasyona sahiptir. Plastik enjeksiyon makinesi dışında başka bir ürün grubunun olmaması konsantrasyonunu tek noktada toplayarak uzmanlaşmasını sağlamaktadır. 

2007 senesinde kurmuş olduğu Teknik Eğitim Merkezi temelde müşterilerine hizmet etmekte ve bunun yanı sıra teorik ve pratiği birleştirdiği derslikleriyle birlikte Güney Kore’de iş eğitimi vermektedir. Woojin Plaimm’in Teknik Eğitim Merkezi’ni tamamlayarak sertifikalarını alan öğrenciler Güney Kore’de plastik üreticilerinde iş bulma imkanına sahip olmaktadırlar. 

2014 yılında Avusturya’da açmış olduğu ikinci Ar-Ge merkeziyle birlikte mevcut bilgi ve tecrübelerine Avrupa bakış açısını katarak makinelerinde kalite ve hassasiyet noktasında Avrupalı üreticileri hedeflemeye başlamıştır. 

Woojin Plaimm Türkiye Ofisi 2014 Haziran ayından beri aktif olarak müşterilerine satış ve satış sonrası servis alanında 7/24 hizmet vermektedir. Distribütör veya tüccar değil firmanın kendi ofisi olmamız sebebiyle Woojin Plaimm merkez firmayı direkt olarak Türkiye müşterileriyle buluşturabiliyoruz. En güncel model ve yenilikleri eş zamanlı olarak Türkiye kullanıcısının hizmetine sunabiliyor, satış ve satış sonrası hizmetlerimizde Woojin Plaimm merkez firmanın gücünü arkamıza alarak müşteri memnuniyeti odaklı bir hizmet yaklaşımı sergileyebiliyoruz. 

Ravago Petrokimya A.Ş. Mühendislik Plastikleri Direktörü Elçin Oğuzhan

“Plastik hammadde ve kauçuk gruplarında 50 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz”

Türkiye’de 1996 senesinden beri yaptığı yatırımlarla plastik sektörünün önemli oyuncularından biri haline gelen Ravago, bugün 300 bin tonluk üretim kapasitesi ile polimer hammaddede Türkiye’nin 2’nci büyük plastik üreticisi konumunda bulunuyor. 2013 yılında Türkiye’deki tüm plastik üretim şirketlerini Ravago Petrokimya A.Ş. çatısı altında toplayan holding, Taysad Kocaeli ve Aliağa İzmir olmak üzere iki üretim tesisinde toplam 255 bin m2 alan üzerinde faaliyet gösteriyor. Firmaları hakkındaki sorularımızı yanıtlayan Ravago Petrokimya A.Ş. Mühendislik Plastikleri Direktörü Elçin Oğuzhan ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.

Elçin hanım öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Şişli Terakki Lisesi, ardından İstanbul Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. 1998 yılında İTÜ’den Yüksek Kimya Mühendisi derecesini aldıktan sonra, Ar-Ge Mühendisi olarak Tekno Polimer Mühendislik Plastikleri A.Ş.’de göreve başladım.  Tekno Polimer’in PolyOne’a (yeni adıyla Avient) devir olmasıyla birlikte; sırasıyla Ar-Ge Müdürü, Teknik Direktör, Ülke Müdürü ve Avrupa Operasyon Direktörü görevlerinde 22 sene bulundum. 2020 senesinden beri Ravago ailesinde Mühendislik Plastikleri Direktörü olarak çalışmaktayım.

OREGO Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş. Kalite ve Ar-Ge Müdürü Ceyda Özatalı

“Bizler müşterilerimize en yüksek kaliteyi, hijyeni, kullanım kolaylığını ve yeniliği sunuyoruz”

2008 yılında bir aile şirketi olarak kurulan Orego Ambalaj 35.000 m2’lik alan üzerine kurulu üretim tesisinde en yeni teknolojileri kullanarak gıda ve gıda dışı sektörler için ambalaj tasarımı, üretimi ve satışı konularında müşterilerine geniş ürün yelpazesiyle hizmet veriyor. Ürünlerinin üretiminde kalite anlayışına çok önem verdiklerini belirten Orego Ambalaj Kalite ve Ar-Ge Müdürü Ceyda Özatalı: “Müşterilerimizin talep ve arzularını hassasiyet ile kendimize referans alarak üretim yapmamız, ambalaj sektöründe bizleri bir adım ileri götüren özelliklerimizdendir” diyor.

Orego Ambalaj’ın kuruluş aşamaları, yapılanması ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz?

Orego Ambalaj bir aile şirketi olarak gıda ambalajı tasarımı, üretimi ve satışının gerçekleştirilmesi amacıyla 2008 yılında kurulmuştur. 35.000 m²‘lik bir alan üzerine kurulu üretim tesisinde ürünün tasarımından üretimine kadar taslak, prototip, kalıp üretimi, malzeme seçimi, imalat, enjeksiyon ve etiketleme aşamalarında entegre hizmetler vermektedir.

Gıda Ambalaj sektöründe hizmet veren Orego Ambalaj, Türkiye’nin en önde gelen gıda üreticisi firmaları ile ilkleri başaran bir ambalaj üreticisi ve ihracatçısı konumundadır.

Ürün tasarımından satış sonrası müşteri ilişkileri, memnuniyetine kadar üretimin her aşamasında Toplam Kalite Yönetimi prensiplerine, BRC Packaging ve Yüksek Hijyen ve Güvenli Gıda Taşıma, GMP standartları kurallarına sıkı sıkıya bağlı bir firmayız.

Üreticilerimizin güvenilir çözüm ortağıyız

SPS Senur Plastik Sistemleri Satış Müdürü Murat Tınar, Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Berivan Kaya’nın sorularını yanıtladı.

Plastik enjeksiyon pazarında 1989’dan bu yana varlık gösteriyorsunuz. Plastik işleme alanındaki faaliyetinize doksanların ortasından itibaren makine-teknoloji pazarlaması da dahil oldu. En başa gidersek SPS Senur Plastik’in kuruluş ve başarı hikâyesinde neler var?

Jonwai markasının distribütörlüğü ile başlayan yolculuğumuzda müşterilerimizin ihtiyaçlarına ve taleplerine her zaman değer verdik. Kurumsallaşma yolunda ilerlerken amatör ruhumuzu da hiçbir zaman kaybetmeden müşterilerimizin ihtiyaçlarını her daim odak noktamızda tuttuk. Bugün gelmiş olduğumuz noktada Japonya, Tayvan ve Çin’den olmak üzere dört farklı enjeksiyon makinesi markasının ve yine Tayvan ve Çin’den olmak üzere iki farklı ürün alma robotu markasının distribütörlüğünü yapmaktayız.

İlk Uzak Doğu menşeili plastik enjeksiyon makinesinin ülkemize 90’lı yılların ortalarında SPS tarafından getirilmiş olduğunu biliyoruz. Bu alanda, hem kullanımına hem satışına başladığınız Tayvanlı Jonwai markasını hala istikrarlı bir şekilde temsil ediyor olmanız dikkat çekiyor. O günden bu güne hem teknolojik gelişimine hem deneyim sonuçlarına tanıklık ettiğiniz bu markanın başarıları ve öne çıkan özellikleri hakkında ne söylemek istersiniz. 

Plastik kaynak sistemlerinde çevresel olarak dost teknoloji

Sektördeki 20 yıllık tecrübesi ile ultrasonik kaynak makineleri, ultrasonik gıda kesim makineleri ve yüksek frekans kaynak sistemleri projelerine özel tasarlayıp üretmenin yanında, Mecasonic ve Rinco Ultrasonic firmalarının Türkiye distribütörlüğünü sürdüren Plastsonik Makina Genel Müdürü Serkan Aşut firmaları hakkındaki sorularımızı yanıtladı.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? 

1994 yılında üniversite eğitimi alırken part time olarak girdiğim plastik kaynak makine üretimi sektöründe edindiğim tecrübe ile 2012 yılında 20 yıllık çalışma arkadaşlarımızla beraber kurduğumuz Plastsonik Makine ve Coşkun HF Makine firmaları ile günümüze kadar hizmet vermekteyiz.

Plastsonik Makina’nın dünden bugüne kuruluş aşamaları, yapılanması ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz?

Firmamız 2012 yılında daha öncesinde çalıştığım firmanın Türkiye temsilciliğini yaptığı Crest Gorup Holding’in CEO’su tarafından Türkiye pazarında daha güçlü hale gelmek adına Mecasonic şirketinin Türkiye distribütörlüğünü teklif etmesi ile kurulma aşamasını tamamladı. 2012 yılında sadece yurtdışından ithal edilen makinelerle Türkiye pazarına giren Mecasonic’in desteği ve onların firmamıza olan güveni ile birlikte referans aldığımız büyük kurumsal firmaların daha ilk yıllarda otomotiv sektörüne sipariş açtığı makinelerle hızlı bir gelişim sürecine girdik. İlk yıllarımızda otomotiv sektöründe Toyota, Renault, Fiat ve Dacia’ya parça üretimi yapan yan sanayi firmalarının Avrupa’dan makine ithal etmeleri yerine, çok daha uygun maliyetli olarak makine tedarikçileri olduk. Aynı zamanda Avrupa’da Almanya, İtalya ve Ortadoğu pazarına Tam Otomatik PVC Silindir Kutu hatları kurulumunda bir marka haline geldik.

30 yıllık tecrübemiz bizim en büyük güçlerimizden biri

Tepro Makine ve Otomasyon Sistemleri’nin Kurucu Ceo’su Semih Doğan, Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Berivan Kaya’nın sorularını yanıtladı.

Plastik sektörüne yönelik bütünsel çözümleriyle yıllardır başarılı projelere imza atan Tepro Makine’yi aslında çok iyi tanıyoruz. O yüzden sondaki sorumdan başlamak istedim. Buradan geriye doğru baktığınızda, otuz yıla yaklaşan bu istikrarlı büyümede, çıtayı yükselten ve başarıyı sürdürülür kılan temel yaklaşımlarınız sizce nelerdir?

Hali hazırda tek bir terim ile yaklaşımımızı anlatmak yetersiz olacaktır. 30 yıllık tecrübemiz bizim en büyük güçlerimizden biri. Fakat tecrübemizi sürekli olarak yenilenebilir bir bakış açısı ile değerlendiriyoruz. Pazarı ve dünyayı iyi takip edip, uluslararası ölçekte projelere imza atıp ve teknolojik gelişmelere her daim açık olmamız bizi daha da bütünsel bir kuruluş yapıyor.

Plastik enjeksiyon sektöründe Avrupa’nın önde gelen firmalarından KraussMaffei’ın Türkiye’deki tek distribütörüsünüz. Bu süreç 1992’den bu yana sürüyor. Dünden bugüne hem teknolojik gelişimine hem kullanıcı sonuçlarına tanıklık ettiğiniz bu makineler hız, esneklik, verimlilik, ürün kalitesi, enerji tasarrufu gibi özellikler temelinde ne tür farklar ortaya koydu? Kullanıcılar açısından nasıl karşılandı?

Teknolojik olarak hızla değişen ve dönüşen dünyada, ihtiyaçlar da bu çerçevede değişmektedir. Müşterilerine esnekliğiyle premium çözümleri optimum şartlarda sunan KraussMaffei, yol haritasını değişen dünyaya çok hızlı adapte ederek; pazarın ihtiyacı olan tüm özellikleri en verimli şekilde sunuyor. KraussMaffei farkını; maksimum ürün kalitesi elde edilirken, gerek enerji tüketimi ve gerekse OEE’ye olan katkısı ile verimliliği ön planda tutarak ortaya koymaktadır.

Krcpack Ambalaj Kurumsal İletişim Müdürü Gökhan Çamkıran

“Kaliteli, yenilikçi ve çevre dostu ambalajlar üretiyoruz”

Ambalaj sektöründeki 20 yıllık bilgi ve tecrübesiyle, ulusal ve uluslararası alanda faaliyet gösteren Krcpack Ambalaj, yüksek kaliteli ve son teknoloji makinelerle 6 kıtada dünya standartlarında hizmetler sunuyor. En son teknoloji ile donatılmış üretim departmanları sayesinde, müşterilerinin tek ve çok katmanlı ambalaj, hazır torba ve esnek ambalajlar gibi tüm ihtiyaçlarını yenilikçi çözümlerle karşıladıklarını belirten Krcpack Ambalaj Kurumsal İletişim Müdürü Sayın Gökhan Çamkıran Esnek Ambalaj dosyamız kapsamında firmalarına yönelik sorularımızı yanıtladı.

Öncelikle firmanızı tanıyabilir miyiz?

Krcpack Ambalaj Sanayi, ambalaj sektöründe edindiği 20 yıllık bilgi ve tecrübe ile uluslararası standartlarda hizmet vermektedir. Ulusal ve uluslararası paydaşları sürdürülebilir büyüme için müşteri odaklı bir yaklaşımla koruyan, rekabete inanan, güvenilen, insana ve çevreye duyarlı bir ambalaj firması olarak faaliyet göstermektedir. 

Krcpack Ambalaj olarak kaliteli, güvenli ve çevre dostu esnek ambalaj seçeneklerimizle sektörün önde gelen markalarından biri olmaya devam ediyoruz. En son teknoloji ile donatılmış üretim departmanımız sayesinde, müşterilerimizin tek ve çok katmanlı ambalaj, hazır torba ve esnek ambalajlar gibi tüm ihtiyaçlarını yenilikçi çözümlerle karşılıyoruz. Kaliteli insan kaynağımızı gelişen teknoloji, altyapı ve yüksek ekipman yatırımlarımızla birleştirerek, dünya ambalaj sektörüne yön verme hedefine doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Dünya çapında edindiğimiz bilgileri son tüketicinin beklentileri doğrultusunda zenginleştirirken, satış sonrası destek sürecinde de üretim sürecinde sunduğumuz ayrıcalıkları sürdürüyoruz.

Linked Türkiye Genel Müdürü Zafer Akdeniz

“Baskı öncesi yönetim sürecinde ülkemizdeki yerleşik tek global firmayız”

Linked Türkiye; günümüzde 15 ülkeye yayılmış 25 üretim tesisi ve 1600 personeli aşan çalışanıyla; ambalaj endüstrisi için baskı öncesi çözümler alanında uzman olan Janoschka’nın, marka sahiplerine yönelik ambalaja dair bütünsel yaklaşım sunma hedefiyle oluşturduğu profesyonel marka birimi olarak sektörde öne çıkıyor. Linked2Brands; tasarımdan baskı onayına, e-ticaret görsellerinin hazırlanmasından iş akış yönetim sistemlerinin oluşturulmasına kadar ihtiyaç olan her alanda bütünsel bir yaklaşım sunarak, markaların ürünlerinin raflarda doğru bir şekilde yer almasını sağlıyor. Linked Türkiye Genel Müdürü Sayın Zafer Akdeniz “Adımızdan da anlaşılacağı gibi marka ile tüketiciyi kritik karar noktasında, yani tam satış noktasında bir araya getiriyoruz” diyor.

Abdioğulları Plastik ve Ambalaj Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Mehmet Sütcü

“1963'ten bugünlere, 4 kıtada 60 ülkeye kaliteyi üretiyoruz”

Temelleri 1963 yılında Abdi Sütcü tarafından atılan, her yıl yeni yatırımlarla bölge ve ülke ekonomisine katkı sağlayan Abdioğulları A.Ş. plastik dokumadan tarımsal ve endüstriyel ambalajlamaya, teknik tarımdan teknik tekstile kadar uzanan geniş bir yelpazede birden fazla sektöre hitap ediyor. Yarım asrı aşan tecrübe ve bilgi birikimini, geleceğe dönük adımlarla büyüyerek devam ettiren şirket günümüzde 4 kardeş tarafından yönetiliyor. 8 tesis, 400.000 m2 kapalı alan ve 1.800 kişi ile dokuma, örme ve şişirme teknolojilerinin kullanıldığı Avrupa menşeli makineler ile müşteri memnuniyetine odaklandıklarını belirten Abdioğulları A.Ş. Genel Müdürü Sayın Mehmet Sütcü ile “Esnek Ambalaj” dosya konumuz kapsamında keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. 

SOMPLAST Plastik Dış Tic. ve San. Ltd. Şti. Yöneticisi Ahmet Torfilli

“Müşterilerimizin ürünlerini en yüksek kalitede ve en iyi çıktılarla üretmelerini sağlıyoruz”

Türkiye’nin en eski mümessillik firmalarından biri olan Somteks Pazarlama Ticaret A.Ş. grubuna bağlı olarak 2008 yılında kurulan Somplast Plastik Dış Tic. ve San Ltd. Şti. plastik sektöründe kendini kanıtlamış makine üreticilerinin mümessilliğini yapıyor. Dünyanın önde gelen endüstriyel üretim sistemleri markalarından Sesotec, Bandera, Dal Maschio, Nissei, Barwell ve LWB Steinl firmalarının Türkiye distribütörü olan şirket, faaliyetlerini yıllardır başarılı bir şekilde yürütüyor. İleriye dönük aldıkları her kararın hayata geçiriliş aşamasında çok ciddi bir efor sarf ettiklerini belirten Somplast Plastik Yöneticisi Sayın Ahmet Torfilli ile firmalarının plastik sektörüne yönelik çözümleri hakkında röportaj gerçekleştirdik. 

Öncelikle Somplast’ın kuruluş aşamaları, yapılanması ve gelişim süreci hakkında bilgi alabilir miyiz? 

Tekstil, gıda ve endüstriyel yağ sektöründe hizmet veren bir firma olarak, yaptığımız pazar araştırmalarında plastik sektöründe firmamız için fırsatların olduğunu gördük ve Somplast Plastik firması kurduk.

Lineplas Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Coşkun

“Hedefimiz 2022 sonuna kadar bütün makinelerimizi %100 yerli malı yapmak”

13 yıldır plastik ambalaj üretim makinaları alanında faaliyet gösteren Lineplas, 20 kişilik kadrosu ve 1500 m2’lik kapalı alanıyla Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’nde hizmet veriyor. Şirket, kendi bünyesinde bulunan mühendisleriyle makina tasarım çalışmalarından, son ürün test çalışmalarına kadar tüm hizmetleri fabrikasında yürütüyor. Gelişen ürün portföyü ile birlikte servis hizmetleriyle de plastik ve ambalaj üreticilerinin yanı başında olmayı sürdürdüklerini belirten Lineplas Yönetim Kurulu Başkanı Sayın İbrahim Coşkun firmaları hakkındaki sorularımızı yanıtladı.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

1977 yılında Kayseri’de doğdum. İlk-orta ve lise eğitimini yine burada bitirdim. 2002 yılında Erciyes Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Ticaret hayatıma 2006 yılı sonunda, balonlu naylon ve streç film üretimi yaparak başladım. 2008 yılındaki krizden sonra, imalat sürecini yavaşlatıp, makine satışına ağırlık verdik. 13 yıldır plastik ambalaj sektörü için makine tedariki sağlamaktayız.

Deren Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Doğan Levi

“Endüstriyel ambalaj sanayinde birçok ilke imza atmış firmayız”

Deren Ambalaj, 30 yılı aşan tecrübesi ile kimya ve gıda sektörlerinin endüstriyel ambalaj ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılamak üzere faaliyet gösteriyor. Yıllar boyunca yapılan yatırımlarla, plastik endüstriyel ambalaj konusunda birçok konuda ilkleri gerçekleştiren şirketin ürün portföyünde IBC (Intermediate Bulk Container), L-ring® Plus variller, Kapaklı variller ve Çanta bidonlar bulunuyor. Firmalarının 1000 litreden 5 litreye kadar geniş bir ürün yelpazesi ile birçok sektöre hizmet verdiklerini belirten Deren Ambalaj Genel Müdürü Sayın Doğan Levi ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İlgiyle okuyacağınızı umuyoruz.                                                        

Endüstriyel ambalaj pazarında 1985’ten bu yana varlık gösteriyorsunuz. Deren Ambalaj’ın kuruluş ve başarı hikâyesinde neler var, biraz bahseder misiniz?

Deren Ambalaj 1985 senesinde, Türkiye’nin gelişen endüstriyel gıda ve kimya sektörleri hedef alınarak, uluslararası standartlara uygun ambalajlar üretmek amacı ile kuruldu.

Endüstriyel ambalaj alanında, son kırk yıldaki gelişmeler ve bugün gelinen süreçte, özellikle sert plastiklerin metal ve ahşap ambalajın yerini büyük oranda aldığını biliyoruz. Deren Ambalaj ülkemizde ve dünyada gelişen bu pazar sürecinde nasıl bir vizyon oluşturdu.

Firmamız, 1000 litreden 5 litreye kadar geniş bir ürün yelpazesi ile kimya ve gıda sektörleri başta olmak üzere, birçok sektöre hizmet vermektedir. Her pazar, her ürün gibi Deren Ambalaj’ın da ürettiği ürünler, evirilerek bugün ki ürün portföyümüz oluşmuştur. 220 LT sac variller tarafından tercih edilen birçok ürün, IBC’ye konularak sevk edilmeye başlanmıştır. Çanta bidon ürün gamımızda ise iş sağlığı ve güvenliği hassasiyetlerinden dolayı daha hafif ve az hacimli ambalajlar tercih edilmektedir.

Geniş hacimli, paletli konteyner ambalajlardan çemberli varillere kadar farklı ihtiyaçlara yönelik ürün çeşitliliğiniz var. Öncelikle IBC sınıfındaki ambalajların özelliklerini ve kullanıldıkları sektörleri öğrenebilir miyiz?

IBC ambalajlar, tehlikeli (ADR kapsamına giren) veya standart sıvı ürünler için tasarlanmış ürünlerdir. Endüstriyel tasarımı sayesinde alternatif olarak kullanılan ambalajlara karşı ekonomik avantajlar sağlamaktadır. Dolum, kalite güvence ve elleçleme süreçlerini basitleştirip, yalınlaştıran bir ambalaj olarak karşımıza çıkmaktadır.

Diğer varil/bidon tipi ambalajlarınızın kullanım özellikleri, teknolojik yenilikleri ve ideal kullanım alanları nelerdir?

Varil ve bidonlar ise, kimya sektörü tarafından özellikle tercih edilen, müşteri taleplerine göre (kendi standartları içinde) hacimsel esneklik sağlayabilen ürünlerdir. Tüm ürünlerimiz, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler tarafından onaylı, uluslararası dolaşımda kabul gören ambalajlar olarak tescillenmiştir.

Lojistik maliyetleri açısından şişirme tip endüstriyel ambalaj alanında İhracat olanaklarının geniş olmadığını biliyoruz. Yine de ihracat yaptığınız ülkeleri ve ihracat-pazar çalışmalarınızı sormak istiyoruz.

İhracatımız, yakın bölge ülkeler ile kısıtlı, sektörel bazda hedef firmalar ile iletişime geçip onların ihtiyaçlarını anlamaya çalışıyoruz. İhracat yaptığımız ülkelerin başında Bulgaristan, Yunanistan ve Romanya geliyor.

Üretim teknolojinizde hangi kalıplama-şişirme yöntemlerini tercih ediyorsunuz? İnovasyon ve Ar-Ge süreçlerini nasıl yönetiyorsunuz?  Sektörde yeni gelişen ihtiyaçlara yönelik çözümler konusunda gerek hammadde gerek makine/teknoloji yönünden ortak hareket ettiğiniz çözüm ortaklarınız var mı?

30 senelik geçmişi ile Türkiye’de endüstriyel ambalaj sanayinde, kendi branşımızda birçok ilke imza atmış bir firmayız. Birçok ürünü Türkiye pazarına tanıtarak imalatının başlamasından öte, yönetsel olarak ta sürekli kendimizi geliştirmek için çalışıyoruz.

Genel dünya kalite standartları, Avrupa Birliği mevzuatları ve standartları açısından ürünlerinizin kalite sertifikalarından bahseder misiniz?

1994 senesinden itibaren ISO 9001 çatısı altında kurguladığımız kalite yönetim sistemimizi, ISO 14000 Çevre Yönetim Sistemi, ISO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi, ISO 45000 İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetim Sistemleri ile destekliyoruz. Bunların yanında Türkiye’de TSE, Almanya’da BAM tarafından RID/ADR kapsamında UN’li ürün imalat belgelendirmelerimiz var.

Son bir yıl içerisinde, pandemi dolayısıyla; dünyadaki petrol rafinelerindeki üretim düşüşü plastik hammadde arzının düşmesine ve fiyatların aşırı yükselmesine neden oldu. Bu durum firmanınız nasıl etkiledi? Yine konuya dair PAGEV gibi sektör kuruluşlarının ortak tutum geliştirme konusunda girişimleri ortaya çıktı. Bu konuda görüşleriniz nelerdir? Bu krizle ilgili hükümetten beklediğiniz politika ve kararlar var mı? 

Pandemi 2020 yılının gerçekten çok zor geçmesine sebep oldu. Tedarik zincirimizi, süreçlerimizi ve sürelerimizi baştan gözden geçirmemiz gerekti. Kısa süreli darboğazlarla karşılaşmamıza rağmen üretimimizi aksatmadan müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılayabildik. Ambalaj Sanayi ülkemizde cari fazla veren ender sektörlerden biridir. Bizlerde katma değerli ürün yaparak müşterilerimizin ihracat pazarlarında sağlam bir şekilde bulunmalarına aracı oluyoruz. Sanayide yatırımların geri dönüş süreleri pazar koşullarındaki değişimlerden dolayı sürekli olarak uzuyor. Pandemi sayesinde imalat sektörünün ekonomide ne kadar önemli olduğu, sürekliliğini sağlamak konusunda bir temel unsur olduğu anlaşıldı pekiştirildi.

Sürdürülebilir bir büyüme için gerekli olan inovasyon, işlevsellik, endüstriyel tasarım, rekabet gücü için yakın ve uzak geleceğe dair Deren Ambalaj odağında neler söylemek istersiniz?

2022’de yeni bir yatırım ile IBC ürünlerimizi çok daha verimli bir şekilde imal etme imkânı bulacağız. Bu yatırımla hem malzeme verimliliği hem enerji verimliliği hem de üretim verimliliği sağlayarak ürün portföyümüzü genişleteceğiz.

Son olarak rekabet gücü açısından marka kimliği geliştirme vizyonunuzdan bahseder misiniz?  Özellikle sektörel yayınları ve fuarları bu kimliğin güçlenmesine katkıları yönünden nasıl görüyorsunuz?

Derin Ambalaj 30 senedir endüstriyel ambalaj sektörü içinde bulunan sektörün birçok ilkini başarıyla tamamlamış öncü bir firmadır. 2015 senesinde IBC konusunda dünyanın lider firması Schütz ile yaptığımız lisans anlaşması ile marka tanınırlığımızı uluslararası bir zemine taşıdık. Sektörel yayınlar ve fuarlar spesifik ihtiyacı olan çözüm arayışı içinde bulunan kişi ve firmalar için en ideal buluşma noktaları olarak ortaya çıkıyor.

Deren Ambalaj Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Doğan Levi

KOLBAY Danışmanlık Mümessillik Ceo’su Hasan Melih Beşkazalıoğlu

“Plastik enjeksiyon makineleri ve anahtar teslim enjeksiyon tesisleri kurulumunda iddialıyız”

25 yıldır plastik sektörüne hizmet vermiş, verdiği hizmetlerle plastik üreticisi firmaların Türkiye’de ve dünyada söz sahibi olmasına büyük katkılar sunan, plastik sektöründeki bilgisi ile tanınan Sayın Hasan Melih Beşkazalıoğlu tarafından kurulan KOLBAY Danışmanlık Mümessillik, 2019 yılında tescil edilmiş çok yeni bir firma. Geniş bir kadroya sahip teknik servisi ile sadece bakım onarım hizmetleri değil; enjeksiyon, ekstrüzyon, granül hatları gibi plastik makinelerinin kullanım eğitimi hizmetlerini de sunduklarını belirten Hasan Melih Beşkazalıoğlu ile KOLBAY’ın kuruluş amacı, plastik sektörüne yönelik sunmuş oldukları çözümleri ve hedefleri hakkında keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İlgiyle okuyacağınızı umuyoruz.

Öncelikle sizi tanımak isteriz. Okurlarımıza kendinizden ve profesyonel özgeçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Yaklaşık 25 yıllık profesyonel çalışma yaşantım var, bunun hemen hemen 23 senesi doğrudan doğruya plastik sektörü ile ilgili çalışmalardır. 1998 yılından itibaren plastik sektöründeki profesyonel kariyerim başladı. Plastik enjeksiyon kalıpçılığı ve plastik enjeksiyon prosesleri hakkında çalışmaya başladım. İlerleyen senelerde plastik ekstruzyon tekniği hakkında profesyonel kariyerim devam etti. Bir süre sektöre teknik danışman olarak da hizmet sundum.

Plastik Enjeksiyon, Boru – Profil ve Levha Ekstruzyon, Vakum Form, Kaplama (coating) gibi farklı proseslerde deneyim sahibi oldum ve 2019 senesinde KOLBAY’ın yolculuğu başladı.

Plastec Makina Firma Sahibi Emre Karabulut

“2021 satışlarımızı %200 oranında arttırdığımız, en büyük ivmeyi kazandığımız yılımız oldu”

2017 yılında kurulan Plastec Makina, plastik sektörünün ihtiyaç duymuş olduğu enjeksiyon makinası ve yardımcı ekipmanlarının tedariki konusunda hızlı ve güvenilir çözümler üreten bir firma olarak faaliyet gösteriyor. Hidrolik, hibrid ve full elektrikli teknolojisi ile 5 tondan 7000 tona kadar plastik enjeksiyon makinelerinin lider üreticilerinden biri olan LK Grup’un Türkiye, Avrupa ve Ortadoğu pazarında tek yetkili bayii olan Plastec Makina Firma Sahibi Sayın Emre Karabulut, “LK & Plastec ortaklığı, tecrübeli, profesyonel ve genç kadrosu ile, Türk plastik sektörüne yüksek kaliteli, optimum maliyetli çözümler üretmektedir” diyor.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden mezunum. Arkasından İşletme Yüksek Lisansı yaptım. Değişik sektörlerde satış ve pazarlama müdürlüğü görevlerinde bulundum. Enjeksiyon makinası sektöründe ise yaklaşık 13 yıllık bir satış ve pazarlama deneyimine sahibim. Evliyim ve 3 çocuk babasıyım.

Jokey Turkey Ambalaj Bölge Satış Müdürü Betül Uzer

“30 yılı aşkın bir süredir, sürdürülebilir ambalaj sektörünün öncüsüyüz”

Sert plastik ambalaj sektörünün önde gelen üreticilerinden Jokey grubu, 12 farklı ülkede 15 fabrikası, 90 ülkede 2000’i aşkın çalışanı ile plastik enjeksiyon üretimi alanındaki faaliyetlerine uzun yılardır başarılı bir şekilde devam ediyor. 100 ml’den 35 litreye kadar her şekil ve ebattaki IML dekorasyonlu kova ve kapaklarını yeniden değerlendirilmiş sürdürülebilir hammaddelerle ürettiklerini belirten Jokey Turkey Ambalaj Satış Müdürü Betül Uzer ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. İlgiyle okuyacağınızı umuyoruz.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Tekstil sektörü ve ambalaj sektörünün çeşitli alanlarında olmak üzere, toplam 13 yıllık iş tecrübesine sahibim. Bunun son 8 yılı esnek ve rijit ambalaj olmak üzere ambalaj sektörüne aittir. Hali hazırda Jokey Turkey Ambalaj’da Bölge Satış Müdürü olarak çalışmaktayım.

TOMRA Sorting Geri Dönüşüm Türkiye ve Ortadoğu Satış Müdürü Serkan Orhan

“Yapay zekâ, derin öğrenme gibi teknolojileri geri dönüşüm sektöründeki günlük kullanıma uygun hale getirdik”

TOMRA Sorting Geri Dönüşüm, küresel geri dönüşüm ve atık yönetimi endüstrisi için sensör tabanlı ayıklama teknolojileri üretiyor. Geri dönüşüm sektöründe atık sınıflandırma uygulamaları için dünyanın ilk yüksek kapasiteli yakın kızılötesi (NIR) sensörünü geliştiren şirketin patentli teknolojileri sayesinde işletme maliyetleri azalıyor ve son ürün kalitesi artırılarak müşterilerin maksimum kazanca ulaşması sağlanıyor. Şirket olarak sürdürülebilirliğe ve döngüsel ekonomiye büyük katkı sunduklarını belirten TOMRA Sorting Geri Dönüşüm Türkiye ve Ortadoğu Satış Müdürü Sayın Serkan Orhan ile firmalarının yeni nesil teknolojileri ile ilgili gerçekleştirdiğimiz röportajımızla sizleri baş başa bırakıyoruz.

TOMRA Geri Dönüşüm hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? 

TOMRA olarak sensör bazlı ayıklama çözümlerimiz ile geri dönüşüm alanında öncüyüz. Atık ve metal geri kazanımı sektörlerine yönelik sensör tabanlı ayıklama çözümleri sunuyoruz. TOMRA ayıklama makinelerimiz, geri dönüşümün birçok alanında kullanılıyor. Temel olarak atık ve metal geri dönüşümü şeklinde ikiye ayırabiliriz. Atık sektöründe evsel katı atık tesisleri, ambalaj atığı, kâğıt ayıklama ve PET, PE, PP gibi plastik grubu geri dönüşüm tesislerinde ve diğer bazı özel uygulamaları olan birçok alanda ayıklama makinelerimiz kullanılıyor.

RTS Robotics Firma Sahibi Tayfun Kesimoğlu

“Ülkemizde 400 adetten fazla endüstriyel robotun satış ve kurulumu ile ilgili hizmet sağlamış bulunmaktayız”

Deneyimli mühendisler tarafından 2010 yılında İstanbul’da kurulan RTS Robotics endüstriyel robotik uygulamaları alanında faaliyet gösteriyor. Müşterilerinin nezdinde güvenilir ortak olmaya büyük önem veren şirket yürüttüğü projeleri sadece Türkiye’de değil aynı zamanda yurtdışı pazarlarda da gerçekleştirmek istiyor. Firmaları hakkında bilgiler aldığımız RTS Robotics Firma Sahibi Sayın Tayfun Kesimoğlu: “Yakın gelecekte, sistem entegrasyonu yanında kendi özgün ürünlerimizle de pazarda rekabet etmeyi hedefliyoruz” diyor.

Öncelikle okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

1979 İstanbul doğumluyum. Kırıkkale Üniversitesi Mekatronik bölümünü bitirdikten sonra iş hayatımın başında iki sene elektronik tasarım ile ilgili çalıştım. Daha sonra robotik sektörüne yöneldim. 2011 yılından beri kendi firmamda robotlu otomasyon sistemleri entegrasyon işlerini yürütmekteyim.

RTS Robotics ’in kuruluş aşamaları ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz?

Firmamız, faaliyetine robot ve bağlı birimlerin bakım, servis ve kurulum işlerini yapmak amacı ile kurulmuştur. İlerleyen süreçlerde müşteri talepleri ve piyasa şartlarından dolayı robot satış ve anahtar teslim proje koluna yönelmiştir. Şu anda ülkemizde 400 adetten fazla endüstriyel robotun satış veya kurulumu ile ilgili hizmet sağlamış bulunmaktayız.

FANUC Türkiye RM (Robomachine) Satış Müdürü Osman Özgür BAĞ

“FANUC, ROBOSHOT ile sektördeki farkını ortaya koyuyor”

Dünya çapında 7 kıtada 650 bini aşkın robot ve 25 milyonun üzerinde toplam ürün kurulumu ile kapsamlı çözümler sunan FANUC, tüm ana bileşenleri kendi bünyesinde geliştiren ve üreten bir firma olarak sektörde öne çıkıyor. 264’den fazla şubede 7000’den fazla personeli ile otomasyon sistemlerinin gelişimi, kullanım kolaylığı ve üretim kalitesinin artması adına hizmet verdiklerini belirten FANUC Türkiye RM (Robomachine) Satış Müdürü Sayın Osman Özgür BAĞ “Müşterilerimize satış, teknik destek, Ar-Ge ve müşteri hizmetleri alanlarında 360 derece hizmet ağı sağlıyoruz” diyor.

Okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

1979 İstanbul doğumluyum. 2003 yılında Cumhuriyet Üniversitesi İİBF fakultesinden mezun olarak Yapı Kredi Bankası’nın çeşitli iştiraklerinde çalıştım. Sektöre CNC İleri Teknoloji firmasında finans danışmanı olarak girdim. Sonrasında çeşitli firmalarda sahada satış temsilcisi, bölge müdürü, ürün müdürü vb. pozisyonlarda çalıştım. Robocut ve Roboshot ürünlerinin faaliyetlerinin yürütüldüğü makina bölümünden sorumluyum.

FANUC Türkiye’nin kuruluş aşamaları ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz?

FANUC olarak 1993 yılında Türkiye’de müşterilerimize hizmet vermeye başladığımız günlerden bugünlere kadar faaliyet alanlarımızda etkili biçimde rol almaya devam ettik. Müşterilerimize satış, teknik destek, Ar-Ge ve müşteri hizmetleri alanlarında 360 derece hizmet ağı sağlıyoruz. FANUC üretim merkezinde 72 saat insan müdahalesi olmadan kesintisiz bir üretim kapasitesiyle ürün kullanıcıların beklentilerini karşılayabilmek ve daha fazla talebe cevap verebilmek adına sürekli olarak yeni robot modelleri geliştiriyoruz. 

FANUC, Avrupa’daki hizmet ağını daha da güçlendirmek üzere Türkiye’de çalışmalarına ve yatırımlarına büyük önem veriyor. 2020 yılı Şubat ayı itibarıyla müşterilere hizmet vermeye başlayan FANUC Tamir Merkezi de Avrupa’daki ikinci merkez olmasıyla Türkiye’ye biçilen değerin önemli bir göstergesi. 

FANUC’un plastik sektörüne yönelik enjeksiyon makinesi Roboshot’un teknik özellikleri, avantajları ve farklıları hakkında neler söylersiniz?

FANUC ROBOSHOT, 60 yıllık sürekli gelişimin bir sonucu olarak dünyanın en güvenilir CNC kontrol ünitesi, tüm standart ara yüzleri içeren kapsamı,  hızlı işlem süreleri ve tutarlı parça kalitesiyle kullanıcı dostu bir yapı sunuyor. ROBOSHOT’un eksen hareketleri tamamen FANUC tarafından tasarlanıp üretilen CNC kontrolör ve servo sürücüler tarafından kontrol ediliyor. Bu sayede piyasadaki en hızlı ivmelenme, sıra dışı güvenilirlik için yüksek hassasiyette eksen hareketleri, pozisyonlama ve basınç kontrolü sağlanıyor.

Gaz tahliyesi, enjeksiyon süresi ve hacmi gibi sorunları engellemek üzere özel tasarlanan fonksiyonlarıyla büyük ölçekli parçaların üretiminde ideal çözüm olan ROBOSHOT; parça ve yüzeyindeki gaz  oluşumu, düzgün olmayan enjeksiyon süreci ve süresi, parçanın ağırlığındaki gravimetrik değişimleri ortadan kaldırmak için optimum düzeyde çevrim süresi sunarken üründen beklenen kalite beklentisini üst düzeye çıkarıp kullanıcısına minimum bakım maliyeti oluşturuyor.

150 kN’den 4500 kN’ye kadar kilitleme kuvveti uygulayabilen modelleriyle FANUC ROBOSHOT, çeşitli basit enjeksiyon görevlerinin yanı sıra komplike görevler için de ideal bir çözüm oluyor. Yüksek seviyede çok yönlülük sağlayan ROBOSHOT, fotoğraf makinesi mercekleri gibi son derece hassas ürünlerden pil kutuları üretmek için yüksek düzeyde zorlayıcı güç gerektiren ürünlere kadar, tek bir makine kullanarak neredeyse her şeyin üretilebilmesini mümkün kılıyor. Yüksek teknik özellikleri sayesinde, standart ROBOSHOT makineleri; mikro bileşenler, muhafazalar ve hatta metal ve seramik parçalar gibi özel ürünler üretmek için de kullanılabiliyor.  Yeni ara yüzler, entegre sıcak yolluk ve kalıp sıcaklık kontrolleri gibi akıllı işlevler, FANUC ROBOSHOT’un mevcut üretim sistemlerine esnek entegrasyonunu kolaylaştırıyor. Kendi türündeki diğer makinelerin aksine, FANUC ROBOSHOT, en yaygın enjeksiyon kalıplama uygulamaları için kapsamlı bir işlevler paketi içeriyor.

Elektrikli makineler içerisinden FANUC Roboshot’u özel kılan nedir?

FANUC’un üstün servo teknolojisi ve akıllı enerji geri kazanımı, ROBOSHOT’un enerji tüketimini, hidrolik makinelerle karşılaştırıldığında yüzde 50-70 oranında ve diğer üreticilerin elektrikli makinelerine kıyasla ise yüzde 10-15 oranında azaltıyor. Çok düşük bakım maliyetleri, uzun çalışma süreleri, daha az yedek parça değişimi ve daha az aşınma göz önüne alındığında FANUC ROBOSHOT, piyasadaki en düşük toplam sahip olma maliyeti ile elektrikli makineler içeresinde en az enerji tüketen makine konumunda yer alıyor.

Roboshot’un Endüstri 4.0 uygulamaları konusundaki yeterliliği ne düzeydedir?

Fanuc’un ürünleri, birbirini tamalayan ve tam olarak Endüstri 4.0 uygulamalarına hizmet edecek bir akış ile planlanmıştır. Bizde olmayan bir makinaya beyin ve kaslar dediğimiz kontrol sistemi ve servo motorlar ile hayat veririz, kalıplarını yapar, plastik aksamlarını Roboshot ile basarız. Yani hepsi mantıklı bir akış içerisinde birbirine bağlı, veri alınabilir ve bu veriler işlenerek geliştirmeye açık sistemler, üretim hatları yaratmaya yöneliktir. Kullandığımız birçok verimlilik, alan kontrol ve yönetim programları da tamamlayıcı unsur olarak yine tamamen bizim tarafımızdan geliştirilmektedir.

Satış, servis ve yedek parça konusunda müşterilerinizle iş süreçleriniz nasıl ilerliyor?

FANUC; müşterilerinin satış, destek ve servis beklentilerine Avrupa'da güçlü bir büyüme gerçekleştirerek karşılamayı hedefliyor. Bu doğrultuda FANUC olarak Zero Downtime (ZDT) ile duruş maliyetlerini sıfıra indirmeyi garanti ediyoruz. Bu teknoloji sayesinde her robotun mekanik yapısını, bakımını ve üretim sürecinin sağlığını kesintisiz bir biçimde gerçek zamanlı olarak izliyoruz. Proaktif olarak potansiyel robot, kontrolör ve süreç problemlerini beklenmeyen bir duruş öncesi tespit eden teknoloji, aynı zamanda robot konfigürasyonu seçimi gibi çevre için en uygun konfigürasyonun seçimini de mümkün kılıyor. Ekipman faydasını optimize etmek için yüksek analiz ve raporlama kullanımı da sağlayan ZDT, akıllı bakım bilgilendirmeleri ile ekipman ömrünü uzatmak, bakım maliyetlerini düşürmek, robot ömrünü uzatmak, cycle-time süresini ve enerji tüketimini azaltmak gibi gerekli aksiyon önerileri de sunarak sistem verimliliğini optimize ediyor.

Otomasyonun uygulandığı tüm alanlarda hizmet verebilen FIELD isimli sistemimiz ise robotların birbiriyle haberleşmesine olanak sağlayarak kullanıcılarına otomasyon verimliliği sağlıyor. Kendi tasarladığımız arayüz sayesinde makine ve robotlar bu sisteme entegre edildiğinde ne kadar parça üretildiğini, ne kadar duruş gerçekleştirildiğini, cihazların hangi arızaları verdiğini veya robot verimliliği gibi proseslerin verileri elde edilebiliyor.

Diğer bir önemli hizmetimiz ise FAR (Fanuc Assisted Reality) teknolojisi. Koronavirüs salgının hayatımıza etki etmesiyle birlikte FAR teknolojisi üzerinden müşterilerimize uzaktan servis ve teknik destek hizmeti sağlamaya başladık. Bu teknoloji sayesinde özel bir ekipmana ihtiyaç duymadan uzaktan yardım hattımız üzerinden  akıllı telefon veya tabletle video görüşmesi yapabiliyor ve video üzerinde işaretlemeler yaparak müşterilerimizin kontrol etmesi gereken noktaları kendilerine gösterebiliyoruz. Ayrıca ekran üzerinden yapabildiğimiz anlık resim ve doküman paylaşımları ile hızlı bilgi akışı sağlayabiliyoruz. Böylelikle arızaların hızlı şekilde çözümlenmesi ve ön analizlerinin yapılması konusunda ciddi zaman kazancı oluşturuyoruz. Başka bir deyimle üretimin kesintisiz olarak ilerlemesini destekliyoruz.

Satış sonrasındaki kalitemiz bizi rakiplerden ayıran en önemli noktalardan biri. Güçlü yedek parça stoğumuz ve deneyimli servis personellerimiz ile müşterilerimize satış sonrasında en hızlı ve uygun çözümleri sunuyoruz. 

Özellikle üzerinde durduğunuz sektörler hangileridir?

Fanuc robotlar, beyaz eşya sektöründeki ana ve yan sanayi firmalarda yaygın olarak kullanılıyor. Öte yandan otomotiv üretiminde cobot kullanımı gittikçe artıyor. Yine robot kullanımında otomotiv, metal endüstrisi, gıda, ilaç ve kimya gibi geniş bir alan üzerine yoğunlaşarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.

Pazar payınızı artırma adına yurtiçinde yürüttüğünüz çalışmalar nelerdir?

FANUC Global, Avrupa hedefleri doğrultusunda ülkemizde merkez ofis inşa etmek üzere yatırımlarına başladı. 2020 yılı içerisinde İstanbul Sancaktepe’de 15 milyon euro yatırımla 10 bin metrekarelik bir alana FANUC Türkiye’nin yeni akıllı bina yatırımı gerçekleştirilecek. FANUC’un Türkiye’deki partnerleri ve çözüm sağlayıcılarının da ürünlerini sergileyebileceği teknolojik bir showroom alanı, öğrencilerin ürünlere rahatça erişip yeni projeler gerçekleştirebilecekleri çalışma alanları, teknolojik eğitim salonları ve seminer organizasyonları için bir konferans salonu içeren yeşil bina konsepti planlanlıyoruz. Bu doğrultuda FANUC Global ile Türkiye pazarı arasındaki gelişmelere katkı sağlayarak karşılıklı ortak fayda yaratabileceğimiz projeler ortaya çıkarıyoruz. Bu kapsamda yeni akıllı binamıza en geç 2022 yılında geçmeyi hedefliyoruz.

Önümüzdeki dönemde hedef ve beklentileriniz nelerdir? Sırada yeni ürün, yatırım veya projeleriniz var mı?

2021 yılından oldukça umutluyuz, çünkü otomasyon sistemleri ve robotize olmuş süreçler artık bir ihtiyaçtan ziyade zorunluluk haline geldi. Firmalar döneme uyum sağlamak, rekabetçi konumunu korumak ve yarıştan kopmamak için otomasyon yatırımlarını hızlandırdı.  Türkiye’de var olan fabrikaların ve iş yeri sahiplerinin de bu konuyu sağlıklı bir biçimde analiz ettiğini düşünüyorum. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde yeni üretim teknolojilerine yapılacak yatırımların hızlanacağını ve otomasyona olan talebin hiçbir dönemde olmadığı kadar yoğun olacağını öngörüyoruz. Biz de bu doğrultuda pazarın ihtiyacına uygun yeni yatırımlar gerçekleştirmeye devam edeceğiz. Geçen yıl 10 kg taşıma kapasitesi ve 2 farklı erişime sahip CRX Serisi Light Weight Kolobratif robotları pazara sunmuştuk. Bu yıl ise CRX Serisi’ne yeni modelleri ekleyeceğiz. CRX Serisi piyasaya çıktığı ilk andan itibaren kolay kullanım ve hızlı devreye alma özellikleriyle dikkat çekti. Bu arayüzü sağlayan Tablet Pendant özelliği müşterilerimiz tarafından çok sevildi ve hiç robot kullanmayı bilmeyen bir kişiye bile birkaç saat içinde robot programlayabilme imkânı sağladı. FANUC bu geri bildirimlerden yola çıkarak Tablet Pendant’ı tüm modellerde yıl içinde kullanıma sunuyor olacak.

Firmanızın sürdürülebilirlik çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?

FANUC, kurulduğu günden bu yana sürdürülebilirliğe ve ekolojik dengeye yönelik hassasiyetini koruyor. FANUC ürünlerinin tüm üretim süreçlerinde, enerji tüketimini ve atıkları azaltmaya, yenilenebilir enerji kullanımına, geri dönüşümü öne çıkarmaya ve kimyasal madde kontrol süreçlerini sürekli geliştirmeye odaklanılıyor. Mevcut arızalı ürünlerin Tamir Merkezi’nde onarılarak yeniden hayata kazandırılması için inşa ettiğimiz ayrıştırma tesislerimiz de yine aynı bilincin ürünü olarak dikkat çekiyor. FANUC’un her kademesindeki çalışanlarına bu bilinci yaymak ve yerleştirmek şirket kültürümüzün merkezinde yer alıyor. ISO 14001 akreditasyonuna sahip olan FANUC, dünya çapında en düşük enerji tüketimiyle çalışma kabiliyetine sahip olan ROBOSHOT ile sektördeki farkını da ortaya koyuyor.

2020 yılını firmanız ve sektör açısından değerlendirirseniz neler söylemek isterseniz?

Yukarıda değindiğim üzere firmalar2020 yılı içerisinde gerekli yatırımları zamanında yapamadıkları durumda küresel yarıştan kopma, yanlış yatırım yaptıklarında ise rekabetçiliklerini kaybetme riskini yakından hissetti. Bu durum geçtiğimiz yıl otomasyon sektörünün oldukça hareketli geçmesine olanak sağladı. Dolayısıyla pandeminin, beklenenin aksine otomasyon yatırımlarına olan ilgiyi artırdığını gördük. FANUC olarak 2020 yılında müşteri kapasitemizde bir artış yaşandı. Yeni müşteri portföyümüz bir önceki yıla göre yüzde 30 arttı. FANUC, ürün gamı dolayısıyla fabrika otomasyonunun farklı alanlarına dokunarak yine farklı ürün gruplarını ortak bir sistem üzerinden buluşturabiliyor. Bu avantajımızı sektördeki hareketlilikle birleştirerek yılı hedeflerimizin oldukça üzerinde kapattık. Sipariş anlamında yüzde 187, satış anlamında ise yüzde 167 oranında artış yakaladık.

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Üretim merkezimizde karanlık fabrika otomasyonuna yapmış olduğumuz yatırımlar sayesinde ileri teknolojili robotların yeni robotların üretimini yapabildiği, yani robotların hem robotları hem de makineleri üretebildiği gelişmiş bir fabrika sistemi içerisinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 264’den fazla şubede 7000’den fazla personel hizmetimizle otomasyon sistemlerinin gelişimi, kullanım kolaylığı ve üretim kalitesinin artması adına hizmet veriyoruz.

Dünya çapında 7 kıtada 650 bini aşkın robot ve 25 milyonun üzerinde toplam ürün kurulumumuzla kapsamlı bir çözüm sunan FANUC, tüm ana bileşenleri kendi bünyesinde geliştiren ve üreten tek şirket olarak sektörde öne çıkıyor. Tüm FANUC ürünleri aynı dili konuşarak ortak bir servo ve kontrol platformunu paylaşıyor. Bu sayede kesintisiz bağlanabilirlik vasıtasıyla tüm otomasyon süreçleri daha basit hale kavuşuyor.

Öte yandan özellikle yakın gelecekte Endüstri 5.0 ile birlikte gelişen ileri teknolojilere hayatımızın her alanında rastlayacağız. İnsan-robot etkileşimini içeren akıllı teknolojileri üretim hatlarına entegre ederek verimliliği artırmak günümüzde ihtiyaçtan ziyade bir zorunluluk haline geldi. Dolayısıyla üretim teknolojileri anlamında bundan sonra hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını rahatlıkla belirtebiliriz. 

FANUC Türkiye RM (Robomachine) Satış Müdürü Osman Özgür BAĞ